Trafik Kazası Sonucunda Ortaya Çıkan Destekten Yoksun Kalma Tazminat Davaları

Trafik kazaları sonucunda ortaya çeşitli zarar kalemleri çıkmaktadır. Bunlardan bir tanesinde trafik kazası sonucunda kişinin vefat etmesi sonucu ortaya çıkan destekten yoksun kalma tazminat davalarıdır.

Destekten yoksun kalma, bir kişinin vefat etmesi sonucunda yaşamı boyunca maddi destek olduğu ya da kanunen maddi destekte bulunacağı kabul edilen kişiler tarafından, ölüme sebebiyet veren kişi ya da kurumlara karşı yöneltilen bir tazminat davası türüdür.

Destekten yoksun kalma tazminat davasını vefat eden kişinin;

• Anne ve babası,
• Eşi,
• 18 yaşını doldurmamış erkek çocukları,
• 22 yaşını doldurmamış kız çocukları,
• İmam nikâhlı eşi,
• Nişanlısı,
• Murisin kendisine her ay düzenli maddi yardımda bulunduğunu ispat edebilen kişiler tarafından açılabilir.

Murisin kardeşlerinin destekten yoksun kalma davası açabilmeleri için, murisin kendilerine düzenli maddi yardımda (aylık ödemeler vb.) bulunduğunu ispat edebilmeleri gerekmektedir.

Trafik kazası sonucunda vefat eden kişinin yakınları tarafından destekten yoksun kalma tazminat talepleri;

• Kazaya karışan araçların trafik sigortasını düzenleyen ilgili sigorta şirketlerine,
• Kazaya karışan araçların sürücülerine,
• Kazaya karışan araçların maliklerine,
• Kazaya karışan yayalara,
• Şayet kazaya karışan araçların kasko vb. sigorta poliçeleri mevcut ise ilgili poliçeleri düzenleyen sigorta şirketlerine karşı yöneltilebilir.

Destekten yoksun kalma tazminat davalarında dikkat edilmesi gereken önemli bir hususta kazaya karışan araçların trafik sigorta poliçelerini düzenleyen sigorta şirketlerine karşı dava açılmadan önce başvuru yapılması zorunluluğudur. İlgili sigorta şirketlerine dava öncesinde yazılı başvuruda bulunulması kanuni bir zorunluluk olduğundan, bu zorunluluğun yerine getirilmemesi halinde açılan davanın reddedilmesi söz konusu olacaktır.

Sigorta şirketlerine karşı yöneltilecek davalarda bilinmesi gereken en önemli hususlardan biri de sigorta şirketlerinin trafik poliçesi teminat limiti ile sınırlı sorumlu olmalarıdır. Poliçe teminat limiti ise muris esas alınarak belirlenmekte olup, her bir davacı için ayrı bir teminat söz konusu değildir.

Trafik kazası sonucunda kişinin vefat etmesi sonucu ortaya çıkan destekten yoksun kalma tazminat davalarında, kazaya karışanların kusur oranları da büyük bir önem taşımaktadır. Zira, tazminat talepleri kusurlu kişilere yöneltilebilmektedir. Burada kusurlu kişiler; kazaya karışan araç sürücüleri olabileceği gibi, kazaya karışan yayalar ya da başkaca ilgililer olabilir.

Destekten yoksun kalma tazminat davalarında tazminat hesaplamasında vefat eden kişinin yani murisin geliri esas alınır. Muris bordrolu çalışan ise, vefat tarihinden önceki maaş bordrosu esas alınarak tazminat hesaplaması yapılır. Şayet murisin geliri ispat edilemez ise bu durumda murisin gelirinin asgari ücret olduğu kabul edilerek tazminat hesaplaması yapılır. 

Trafik kazasında vefat eden kişinin yakınları tarafından açılabilecek bir diğer dava ise manevi tazminat davasıdır. Manevi tazminat davasında, destekten yoksun kalma davasında olduğu gibi dava açabilecek kişiler bakımından bir sınırlama bulunmamaktadır. Manevi tazminat davası vefat eden kişinin nişanlısı, annesi, babası, eşi, çocukları ya da kardeşleri tarafından açılabilir.

Manevi tazminat talepleri, trafik sigorta poliçesini düzenleyen sigorta şirketlerine yöneltilmesi kanunen mümkün değildir. Zira, manevi tazminat talepleri Karayolları Trafik Kanunu uyarınca trafik sigorta teminatı dışında bırakılmıştır. Manevi tazminat talepleri ancak kazaya karışan kusurlu kişi/tüzel kişilere karşı yöneltilebilmektedir.

Trafik kazası sonucunda meydana gelen vefat nedeniyle ortaya çıkan maddi ya da manevi zararlarınızın karşılanmasına yönelik hususlarla ilgili olarak avukatlık hizmetlerimiz bakımından bilgi almak için iletişim kısmında yer alan bilgilerden bizimle iletişime geçebilirsiniz.